Son günlerde çocuğunuz olur olmaz herşeye tepki göstermeye, inat etmeye başladı ise, ya da gözünüzün içine baka baka kakasını altına yapıyor, kardeşini hızla çekiştiriyorsa… Bilin ki sizi sinir etmek için yapmıyor. Yoksa kim ister sinirli, kızgın bir yetişkinle yaşamayı? Yasaklar artıyor, bağrış çağrış, şiddetin her türlüsü, karşısında korkunç bir surat… Bunları bile isteye yapmadığına göre, sebebi ne olabilir?
İçindeki duygular karışık, dağınık ise, gideremediği ihtiyaçları var ise çocuklar bu duyguları davranış olarak dışa vuruyorlar; vurmak zorundalar. Kimi çocuk içine kapanıp kendini kapatarak; kimisi de gergin ve yıkıcı davranışlar göstererek, kendini ifade etmeye çalışıyor aslında.
Sevgi deposu boşaldığında bunu göstereceği çok fazla yol bilmiyor çocuklar. Huysuzluk, huzursuzluk da bu yollardan biri.
Arkadaşlarıyla, kardeşiyle kavgalar, evde isyanlar artmaya başladı ise hemen “neden böyle yapıyorsun” diye çocuğu sorguya çekmeyin. Zaten susar ya da “işte, bilmem, unuttum…” gibi garip cevaplar verip, daha fazla hareketlenirler. Çünkü gerçekten bilmiyor neden öyle yaptığını. Bu durumda büyüklerin sürekli davranışa odaklanması çocuğu daha çok baskı altında hissettirir. İçindeki sebebini bilmediği bir huzursuzluk onu yönlendiriyor. Çocuk bilmiyor ama biz bilmeliyiz. Birşeylerin ters gittiğini, acil yardıma ihtiyacı olduğunu bilmeliyiz. Anne babayla duygusal doyumsama yaşayamayan çocukların bunu olumsuz davranış olarak ortaya koyduğunu ve bu doyumsamayı artırdığımızda sorunların hızlıca ortadan kalkacağını bilmeliyiz.
Sürekli inatlaşan bir çocuğun, babasıyla bisiklete binmeye başlaması hızla kana karışan bir ilaç mesela. Kakasını tuvalete yapmayı reddeden 3 yaşındaki bir çocuğa annenin kendini vererek oyun oynaması da. Evet, ilgi en kuvvetli ilaç. Elimizde telefon, gözümüzde televizyon olmadan; aklımızda gezinen planları bir kenara bırakıp, tüm bedenimizle “ilgine muhtacım” diye çırpınan yavrularımıza yönelebildiğimizde, gözlerine bakıp, sakince dinleyebildiğimizde, dokunup sıcaklığımızı kalbine akıtabildiğimizde, emin olun, çok şey değişecek.
0 Yorum